Çelebi genellikle kadınların aklını çelen yakışıklı, kibar, genç erkek tiplemedir. İstanbul ağzı ile kusursuz bir Türkçe konuşur, eğitimlidir, kadınlara sürekli iltifat eder. Çelebi, bazı oyunlarda zengin bir bey, bazı oyunlarda bir mirasyedi, bazı oyunlarda ise zevk düşkünü bir çapkındır, babasından kalan han, hamam, bahçe ya da cambazhane gibi yerleri işletmesi için Hacıvat‘a verir. Adı genellikle Kınnabzade, Razakizade gibi isimlerdir. Nazik ve çıtkırıldım bir tiptir. Elinde şemsiye, çiçek demeti ya da baston olan değişik Çelebi tasvirleri vardır.
Bilindiği gibi muhavere bölümü sadece Karagöz Hacıvat arasında geçer, bunun bir kaç istisnası vardır, bunlardan biri de Yalan muhaveresidir. Çelebi Hacıvat’a gelerek “Bir yalan söyleyip benin inandırabilene para vereceğini söyler, Hacıvat Karagöz’ü gönderir, Karagöz Çelebi’ye “Senin baban ile benim babam arkadaştı, senin babanın benim babama on kese altın borcu vardı, ikimizin babası da öldüğüne göre bu borcu senin bana ödemen gerekir der, bunun üzerine Çelebi Yalan diye bağırır, Karagöz yalansa ben kazandım, doğruysa babanın borcunu öde deyip Çelebi’yi alt eder.